Hatay’a gelen yabancı turistlerin ilk denemek istedikleri künefe hem köz ateşinde hem de ocakta pişiriliyor. Şerbetgillerden olan tatlının atası Hatay’a kadar dayanır ve burada yaşayan insanların vazgeçmeyeceği bir tatlı olarak karşımıza çıkıyor. Memleketimizin gözdesi olan künefe yerli ve yabacı turistlerin damağını çatlatmaya devam ediyor.
HABER MERKEZİ
Kahramanmaraş merkezli depremlerde işletmeleri zarar gören afetzede künefeciler, tescilli tatlıyı prefabrik işletmelerde dahi olsa hazırlamaya devam ediyorlar.
Binlerce yıldır birçok medeniyete ev sahipliği yapması dolayısıyla Osmanlı, Fransız ve Arap mutfağının da zengin çeşitlerini içinde harmanlayan gastronomi kenti Hatay, sahip olduğu 650’nin üzerinde yemek, meze ve tatlı çeşitleriyle her damak tadına hitap ediyor.
Zengin mutfağıyla damakları şenlendiren kentte öne çıkan eşsiz lezzetleri arasında sıcak yemeklerden tepsi kebabı, soğuk mezelerden Antakya Tuzlu Yoğurdu ve tatlılardan ise Antakya Künefesi sofraları süslüyor.
Tatlı denilince akla gelen kentlerin başında yer alan Hatay’ın damakları tatlandıran lezzeti de Antakya Künefesi.
Tel kadayıfın yöreye has tuzsuz peynirle bakır tepsilerde kömür ateşinde ağır ağır pişirilen Antakya Künefesi, üzerine sıcak şerbet dökülmesinin ardından sade, fıstıklı, kaymaklı veya dondurmalı olarak tüketiliyor.
Künefenin ham maddesi tel kadayıf ustalar tarafından hazırlanıyor. Memleketimizin gözdesi olan künefe sabahın erken saatlerinde hazırlanmaya başlıyor.
Künefe ustaları, “Sabah erkenden işletmemizi açar ve hamuru hazırlarız. Kadayıf hamuru un, su, süt, maya ve şekerle yapılır. Geleneksel taş kadayıf tarifinde irmik kullanılmaz. İrmik, genelde tatlıların kıvamını kalınlaştırmak için kullanılır. Daha sonra tel kadayıf makinesine aktarır pişirimine başlarız. Daha sonra tatlı olmak üzere yolculuğu başlar. Kadayıf ve peyniri özel demirden yapılmış tepsiye basıyoruz. Bastıktan sonra yakmış olduğumuz ocağın üstünde pişiriyoruz. Ön tarafı ve arka tarafını arka arkaya pişiriyoruz. Daha önceden hazırlamış olduğumuz şerbeti de soğumaya bırakıyoruz o sırada. Künefemiz yaklaşık bir sat ocağın üstünde piştikten sonra künefe sıcak şerbet soğuk olacak şekilde künefenin üstüne döküyoruz. Ve artık künefemiz hazır hale geliyor. Sıcak sıcak tüketiyoruz. Tabi ki bu tatlının soğuk hali de çok güzeldir hatta bazı Antakyalılar soğuk daha çok severler” dediler.
Gazetemiz haber ekibine konuşan ustalar, “Antakya gerçekten bitmiş bir durumda. Büyük bir felaket geldi başımıza. Allah bir daha yaşatmasın. Yapacak bir şey yok Allah’tan geldi. Yavaş yavaş kalkınmaya çalışıyoruz ama nereye kadar, nasıl kalkınacağız bilmiyoruz. Çok zor bir süreç hem de çok. Herkes dağıldı, herkes gitti. Buna rağmen işimizin başına geçip sabahın erken saatlerinden üretmeye devam diyoruz” ifadelerini kullandılar.