HABER MERKEZİ
Kış mevsiminin en çetin günlerini yaşadığımız bu dönem de halen çadırlarda ikamet eden yurttaşların olması hem üzüyor hem de düşündürüyor. Yokluk ve yoksulluk içinde yaşam süren vatandaşlar çadırlı yaşamdan kurtulacakları günü özlemle bekliyor. Ancak şu ana kadar çadırlı yaşamdan kurtulabileceklerine dair bir emare bulunmuyor. Çadırın buz gibi ortamında bazen küçük bir elektrik sobası bazen de tüplü soba ile ısınmaya çalışan vatandaşlar kış mevsiminin soğuğunu çoğu kere kıramadıkları için odun sobası kurmak zorunda kalıyorlar.
Bu mevsimde en çok ihtiyaç duydukları şeyler arasında battaniye ve kışlık giyecek olduğunu söyleyen vatandaşlar geniş bir kesiminde ise kuru gıda sorunu yaşandığın öne sürdüler.
Özellikle yağışlı havalarda yaşadıkları sıkıntıları anlatan depremzedeler çadırların yağışta çok ciddi su aldıklarını ve insanları canından bezdirdiğini söylediler. Bu kötü yaşam koşullarının daha kaç yıl sürebileceğine dair fikirleri olmadığını söyleyen depremzede vatandaşlar, “İzmir’de 3 yıl önce deprem meydana gelmişti ki lokal bir etkisi olmuştu. Yıkılan bina sayısı ile Antakya’da yıkılan bina sayısı aynı kefeye konulamaz. Ancak buna rağmen İzmir’de bile bazı insanlar halen konteynırda yaşıyor. Bizim halimiz acaba ne olacak? Kaç yıl daha çadırda yaşarız bilemiyoruz. Konteynerli yaşamın da çadırdan çok bir farkı yok” dediler.
Fotoğraflarda Samandağ ile Defne ilçesi sınırları arasında kalan bir yerleşim birimi ve yerleşim biriminde aradan bir yıl geçmiş olmasına rağmen halen zor koşullarda halen çadırda yaşayan insanlar görülüyor.
