Milletvekilleri ‘Ne işe yarıyor?’ diye bağırıp çağırdığım da milletvekilleri bana kızıyorlar.
Ne demek işe yaramıyoruz?
Bazıları verdikleri önergeleri, mecliste yaptıkları konuşmaları, görüştükleri Bakan ve Bakan yardımcılarını sıralıyor…
Hatta bazıları hızını alamıyor, ayda kaç nikah törenine katıldığını, kaç çocuğun yanağını sıktığını, kaç şekerci dükkanının açılışına katıldığını da listeye ekliyor…
Daha ne yapalım diyenler de var!
Ben bunları zaten biliyordum.
Anlatmanıza gerek yok diyorum.
Yine de anlatıyorlar.
Ta ki Servet Beye denk gelene kadar durum böyleydi.
Servet Beyle bir TV programı yaptık izleyenler bilir.
Diyor ki; Milletvekili Mecliste hiçbir işe yaramıyor.
Hiçbir yaptırımı yok.
Biz çalıyor biz oynuyoruz.
Bırakın Milletvekilini, Bakan dahi hiçbir işe yaramıyor.
Milletvekilliği şu an kaldırılsa, Türkiye hiçbir şey kaybetmez!
Bunları diyen Servet Mullaoğlu, tabi ardından ekliyor; Başkanlık sistemi böyle bir şey.
Ben de bir iki satır ekleyim: Sayın Mullaoğlu ile kesinlikle aynı fikirdeyim. Milletvekilliği hiçbir işe yaramıyor. Şimdi kaldırılsa Türkiye bir şey kaybetmez, ancak milletvekilliği kaldırılırsa Türkiye çok şey kazanır.
Maaşı, kendisi ve ailesinin sağlık giderleri, danışmanı, kendisinin maaşı vs. gibi giderler hesaplandığında bir milletvekilinin devlete ortalama aylık maliyeti en az 300 bin lira. 600 milletvekillinin aylık gideri 180 milyon lira eder. Meclisin 5 yıl görev süresi boyunca gidecek asgari para miktarı 10 milyar 800 milyon lira…
Yuvarlasan 11 milyar lira.
Tasarrufsa al sana tasarruf!
Hiçbir işe yaramayan 600 kişiyi niye orada tutuyoruz ki?…
Üstelik bu konuda milletvekili ve 85 milyon aynı fikirdeyken…
