Hatay Valisi Sayın Mustafa Masatlı’yı iş insanı sayın Ali Kavak’la birlikte ziyaret ettik. Öncelikle kendilerine gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ediyorum. Sayın Vali sıcakkanlı ve içinden geldiği gibi cümle kuran bir isim. Öyle gizli ajandası olanlardan değil. Yaptığına yaptım, yapamadığına ise yapamadım diyecek cesaret ve ustalıkta.
Yazı ya bu paragrafla giriş yapmış olduk.
1 yıl!
Sadece 1 yıl daha!
Sayın Vali 1 yıl daha sabır istedi.
‘Vatandaşların yaşadıkları rahatsızlıkların farkındayım’ diye söze başladı; ancak ‘Hatay bugüne kadar dünyanın gelmiş geçmiş en büyük inşaat şantiyesi halindedir’ diyerek sözlerine devam etti.
Ve şöyle dedi; “Trafikten, toza, elektrikten, suya kadar yaşanan rahatsızlıkların elbette farkındayız. Ancak bu ortamda elimizden fazla bir şey gelmiyor. Hatay’ın inşaat şantiyesi halinde olması elimizi daraltıyor. Lokal çözümler üretiyoruz ancak bazen yeterli olmuyor. İşin çözümü biraz daha sabır göstermekten geçiyor. Ben Vatandaşlarımızdan 1 yıl daha sabır istiyorum. 1 yıl içinde inşaatların kaba hali bitmiş olur. Artık tuğla taşıyan, demir, çimento taşıyan, moloz taşıyan kamyonların işi büyük oranda bitmiş olur. Yıkım firmaları işlerini büyük ölçüde tamamlamış olacak. Beton maliyetini asgariye düşürmek için geçici ruhsatla kentin birçok noktasında kurmuş olduğumuz beton santrallerinin çoğu kapatılmış olur. Bugün üzerinde çalıştığımız birçok yatırım ya bitmiş veya bitme aşmasına gelmiş olur. 1 yıl sadece sizden bir yıl sabır istiyorum. Göreceksiniz gıpta ile bakılacak bir kent olacak. Hepimiz, hepiniz kentinizle gurur duyacaksınız. Lütfen bundan vatandaşlarımız emin olsunlar” dedi.
Peki ben ne diyorum?
Hemen başlayıp birkaç cümle ile özetleyim; “Sayın Valinin samimiyetine güveniyorum. Çalışkanlığına ve sahip olduğu bilgi birikime güveniyorum. Kısacası kendisiyle ilgili tereddüdüm yok. Ancak kendisinin bu yüksek temposuna acaba hantal bürokrasi eşlik edebilecek mi? Bu alanda kuşkularım var. Her ne kadar bürokrasinin Hatay ayağının başında ki isim yine kendisi olsa da bu canavar sistemle mücadele etmek, edebilmek kolay olmasa gerek…
Yani anlayacağınız sayın valinin 1 yıl hedefini tutturabilmesi için Bürokrasinin kendisine eşlik etmesi gerekiyor. Bu ülkemiz de ve hele ki Hatay’da mümkün olabilir mi?
Bugünün sorusu bu!
